Dilan Çiçek Deniz ile Röportaj

Dilan Çiçek Deniz ile Röportaj

Sayı: 30 EKİM 2024 | Röportaj: Gökçe Ateş Kantarcı

HELLO:

2024 yine uluslararası film festivalleri, farklı iş birliği projeleriyle bol koşturmalı bir yıl oldu senin için. Hala da böyle devam ediyor. Bir de senden dinlesek, bu tempo Dilan’ı nasıl besliyor?

DİLAN:

“Bütün kaosun içinde bir evren, bütün düzensizliğin içinde gizli bir düzen vardır” demiş Jung. İşte bu tempo da beni o düzenin içinde tutuyor. Ne kadar hızlı ve yoğun geçse de, aslında en çok o anlarda nefes aldığımı hissediyorum. Bir projenin heyecanı, başka bir ülkede, başka bir kültürde farklı insanlarla tanışmak… Hepsi bana bir şey katıyor, ilham veriyor.

HELLO:

Son olarak dünyanın en ikonik şovlarından biri olan Victoria’s Secret Fashion Show’un özel konuklarından biriydin. Nasıl hissettirdi pembe halıda yürümek?

DİLAN:

Victoria’s Secret’ın pembe halısında sadece dünyanın farklı ülkelerinden seçilmiş kişiler yürüyebiliyor. O yüzden pembe halıda yer almak gurur vericiydi. İkonik bir şovun, kültürel bir fenomenin içinde olmak ayrıca büyüleyiciydi. O anı diğer insanlarla paylaşmak da öyle.

HELLO:

Aslında çocukluk yılların olan 2000’lerin en çok konuşulan etkinliğiydi bu şov. O yıllarla ilgili hatırladığın bir şeyler var mı?

DİLAN:

O zamanlar Victoria’s Secret şovlarını izlerdim ve podyumdaki modellerin kendilerine olan güveni beni çok etkilerdi.

HELLO:

Bu şovun bugüne kadar yarattığı güzellik algısı, bu sene artık daha kapsayıcı bir boyuta taşındı. Bir kadın oyuncu olarak, dünya genelinde sektörün güzellik anlayışını nasıl yorumlar, bu konuda neler söylemek istersin?

DİLAN:

Artık standart bir kalıp yok, herkes kendi güzelliğini kutluyor. Zira güzellik, bir kalıba sığdırılamayacak kadar karmaşık. Güzelliğin evrensel bir norm olmadığını; her bireyin kendine has bir estetik değer taşıdığını kabul etmek, hem bireysel hem de toplumsal anlamda daha özgürleştirici.

HELLO:

Yerli yapımların yurt dışı pazarına da açılmasıyla uzun bir süredir Türk oyuncular global birer yıldız. Tüm bu seyahatlerinde neler yaşıyor, nasıl bir ilgiyle karşılaşıyorsun?

DİLAN:

Türk yapımlarının yurt dışındaki başarısı inanılmaz. Evrensel ve samimi hikayelerimiz dünyanın her köşesinde izleniyor. Yollarımızın belki de hiç kesişemeyeceği insanların evlerine yaptığımız işlerle misafir oluyoruz. Victor’s Secret için New York’tayken yoldan çevirip, fotoğraf çektirmek isteyenler oldu. Gittiğim her yerde büyük bir ilgiyle karşılaşıyorum, bu da beni çok mutlu ediyor. Bu ilgiyi hissetmek, yaptığımız işin evrensel bir değeri olduğunu görmek de büyük bir motivasyon veriyor.

HELLO:

Son olarak dünyanın en ikonik şovlarından biri olan Victoria’s Secret Fashion Show’un özel konuklarından biriydin. Nasıl hissettirdi pembe halıda yürümek?

DİLAN:

Victoria’s Secret’ın pembe halısında sadece dünyanın farklı ülkelerinden seçilmiş kişiler yürüyebiliyor. O yüzden pembe halıda yer almak gurur vericiydi. İkonik bir şovun, kültürel bir fenomenin içinde olmak ayrıca büyüleyiciydi. O anı diğer insanlarla paylaşmak da öyle…

HELLO:

New York’ta temposu yüksek birkaç gün geçirdin. Şehirde gezme, biraz dinlenme imkanı da oldu mu?

DİLAN:

Evet, tempolu ama bir o kadar da keyifliydi. New York zaten başlı başına bir ilham kaynağı. Şehri biraz sindirme fırsatım oldu tabi.

HELLO:

Los Angeles’da oyunculuk eğitimi alıp kaldığın bir dönem olmuştu. Özlüyor musun o dönemi, nasıl geldi Amerika bu sefer?

DİLAN:

Los Angeles’a her gidişimde farklı şeyler keşfediyorum. O dönemde aldığım eğitimler bana çok şey katmıştı. Birkaç ay önce tekrar gittiğimde şehrin dinamiklerinin değişmemiş olduğunu gördüm. Hala sonsuz fırsatlar şehri ama ben bu kez daha sakin, daha bilinçli bir gözle o fırsatlara bakıyorum. Her şey daha tanıdık ama bir o kadar da yeniydi.

HELLO:

Üst üste televizyon yapımlarında yer almamak veya farklı platformlarda farklı işler yapmak gibi bir takım stratejik kararlar aldığın oluyor mu? Bu işin nasıl bir matematiği var senin için?

DİLAN:

Televizyon projelerinde çok seçici oluyorum ve üst üste iş yapmayı doğru bulmuyorum. Sadece bir iş yapmış olmak için bir projeye dahil olmak istemem. Beni heyecanlandıran, anlamlı gelen projeleri tercih ediyorum. Bu, her platform için geçerli tabi. Matematiği yok belki ama içgüdülerime güveniyorum.

HELLO:

Aslında mesleki olarak ilk adımlarını henüz lise yıllarındayken tiyatro ile atmışsın. En son ‘Amadeus’ ile sahnedeydin. Var mı tiyatro ile ilgili yapmak istediklerin, gelecek planların?

DİLAN:

Çolpan İlhan-Sadri Alışık Tiyatrosu ve Piu Entertaiment ortak yapımı “Amadeus”da 3. sezondayım. Hala her sahnede aynı heyecanı yaşıyorum. Böylesine yetenekli insanlarla sahneyi paylaşmak büyük bir mutluluk. Gelecekte de tiyatro sahnesinde olmayı, yeni oyunlarla bu yolculuğu sürdürmeyi istiyorum.

HELLO:

Hem dünyada hem de ülkemizde her gün modumuzu düşüren birçok habere uyanıyoruz. Sence bizi ruhen iyileştirecek, değiştirecek bakış açısı ne olabilir?

DİLAN:

Bizi iyileştirecek en güçlü bakış açısı, dünyaya karşı geliştirdiğimiz farkındalık ve bu farkındalıkla hayatı daha geniş bir perspektiften görebilmek olabilir. Stoacılardan bu yana, insanın kontrol edemediği dış koşullar karşısında kendi zihinsel duruşunu belirleyebilmesi gerektiği söyleniyor. Kendimize ve başkalarına karşı şefkatli olmak, küçük anlarda anlam bulmak, her ne kadar karmaşık görünse de aslında bizi ruhsal olarak daha sağlam bir zemine oturtur. Kısacası; dünya değişirken bizim tepkilerimizde bir denge yaratabilmemiz, en güçlü dönüşüm aracı olabilir.

RÖPORTAJ: GÖKÇE ATEŞ KANTARCI
FOTOĞRAF: SİNEM YAZICI
SAÇ: KAZUTO SHIMOMURA
MAKYAJ: EMİNE KÜÇÜKTİRELİ
FOTOĞRAF ASİSTANI: TUĞCAN S. TEMİZKAN

Etiketler: Dilan Çiçek Deniz
Kasım 12, 2024
Listeye dön